Şeyma Sonkur 1994 yılında Niğde’ de doğdum. Ailenin en küçük kızıyım.İstanbul`da ikamet ediyorum. Şuanda Üniversite Öğrencisiyim. Gazetecilik alanında profesyonel şekilde eğitim alarak gönüllülük esasıyla platform dernek ve STK (Sivil Toplum Kuruluşlarında) makaleler, dergilerde köşe yazıları yazdım. Yine aynı şekilde gönüllük esasıyla; kitap seslendirmeleri yaparak, hayatıma bu alanda da tecrübeler kattım. Ayrıyeten; birden fazla resmi kurumda iş tecrübelerim oldu. Balkan ülkelerine karşı olan ilgim sayesinde, başvurular yaparak 02.07.2019 tarihinde Balkan ülkelerinden Makedonya (Struga) şehrinde Erasmus+ Gençlik Değişimi yapma fırsatı yakaladım. Balkan ülkelerine olan sempatim Makedonya`nın kültürü, doğası ve yaşama şekliyle daha ileri hayranlık boyutuna geçti. Bu sayede kendimi Balkan Haber bünyesinde köşe yazarı olarak buldum. Bana böyle özel görevi vermelerinden dolayı Balkan Haber yönetim kurulu ve tüm ekibine teşekkür ediyorum. İnşallah bugünden sonra yazacağım yazılarla hayata bakış açınıza bir nebze de olsa katkı sağlamış olurum…
Bugünkü yazımda bilgi paylaşımı değil, farkındalık olabilmesi adına yetiştirme yurtlarıyla alakalı birkaç satır aktaracağım.
Yetiştirme yurdundan ayrılan 18 yaş üstü kız çocukları ile ilgili zaman zaman basında, medyada hak ihlalleri ile dolu haberler, yazılar yer almaktadır.
Bu çocuklardan bir kısmının Ankara/İstanbul gibi illerde fuhuş sektöründe eskort kızlar olarak çalıştırıldığına dair haberler çıkmakta, mahkemelerde davalar devam etmektedir.
Bakanlığın verilerine göre; 81 ilde Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmet Bakanlığına bağlı 2019 yılında 13.867 çocuğa hizmet verilmektedir.
İnsan hakları ihlali olan haberler ile çok büyük bir kitleye karşı toplumsal önyargı oluşmakta ve yetiştirme yurdundan ayrılan kız çocuklarımız bu yaftalanma, ayrımcılığa maruz kalma ile hayatlarına devam etmektedirler. Bu durum onların kendilerine karşı özgüvenlerini yok etmekte, toplumdan soyutlanmakta ve kendilerini ifade etmekte zorlanmalarına yol açmaktadır.
Yetiştirme yurdundan ayrılan ve toplumda başarılı olan meslek sahibi, sporcu, iş insanı birçok kız çocuğumuz vardır. Düzenli aile yaşamı kuran, kendisiyle barışık bu kızlarımızın “OLUMLU ÖRNEKLER” olarak tespit edilmesi, kendilerinin elde ettiği başarıyı göstermeleri, yaşadıkları zorlukları anlatarak kendileri gibi şu an da yurtlarda kalan ve yurttan ayrılan diğer kız kardeşlerine “ROL MODEL” olmaları ve görünürlük kazanmaları toplumda ki bilgi kirliliği ve önyargıları yıkacaktır.
İşte bu algıyı yıkmak için canla başla çalışan (YURTAYDER) Yetiştirme Yurtları Gençlik Eğitim Kültür ve Dayanışma Derneği Yönetim Kurulu Başkanı “Kudret BULUT” bey’ in de içinde yer aldığı, Avrupa Birliği Sivil Düşün Programı tarafından kabul edilen “BİZİM ÇOCUKLAR” adlı proje ile Ankara’da yaşayan 20 kız çocuğu ile video çekimleri ile belgesel hazırlanacak ve bu kızların yaşamları bir kitapta toplanarak bizim çocuklarımızın sesinin duyurulması ve farkındalık oluşturulması sağlanacaktır. Bizim Çocuklar adlı proje sayesinde kimsesiz, korunmaya muhtaç olup yetiştirme yurdunda/çocuk evinde kaldıktan sonra ayrılan kız çocuklarının sosyal yaşamda başarılı oldukları ve kendi ayakları üzerinde durdukları anlatılacaktır.
Bununla birlikte olumlu ve iyi örnekler Bakanlık düzeyinde farklı illere de örnek gösterilebilecektir.
Bu projedeki topluma yarar anlamında esasa alınması gereken nokta şudur ki;
En büyük mirasımız ve geleceğimiz olan çocuklarımıza onurlu bir yaşam bırakmamızdır.
“Bizim Çocuklar” adlı proje de alan kişi ve kuruluşlar bunu canı gönülle yansıtmak istediklerini, önümüzdeki günlerde açıkça görmüş olacağız…
Son sözüm;
Çıkar menfaat gözetmeden, topluma katkı sağlamak adına bu tarz projeler üreten güzel kalplerin yolları açık olsun.
Anlayacağınız vesselam